TEK EBEVEYN OLMAK
17/01/2024Hangi Durumlarda Psikolojik Yardım Almak Gerekir?
10/03/2024EBEVEYNLERE ÖNEMLİ BİR HATIRLATMA
Ebeveynlere özellikle babalara hatırlatmak istediğim önemli bir konu var.
Yaşadığım hayat, edindiğim deneyimler bende insan hayatının en önemli amacının çocuklarımızı kendi doğasına yabancılaşmamış bir insan olarak hayata hazırlamak olduğu inancını oluşturdu. İnsanın daha yüksek bir amacı olabileceğini düşünmüyorum. O nedenle çocuklarımıza karşı olan annelik babalık görevlerimizi çok önemsiyorum.
Çoğunlukla yetişkinlerin psikolojik ve yaşamsal sorunları üzerine çalışıyorum. Ancak hemen hemen yetişkinlerle yaptığım bütün çalışmalarımda karşıma çıkan husus; yaralanmış, örselenmiş, sağlıklı bir yetişkin benliği geliştirememiş çocuk ve ergen benlikleri oluyor.
Ergenler ve gençlerle yaptığım çalışmalarda da benzer sorunlarla, her türlü travmayı, en ürkütücü deneyimleri yaşamış insanlarla karşılaşıyorum. Yüzleştiğimiz en acı gerçek; onları en şiddetli şekilde incitip yaralayan, kendi doğasına yabancılaştıran, onların çocukluklarında gömülü kalmasına neden olan deneyimlerin anne ve babalarıyla yaşadıkları olumsuz deneyimler olduğu gerçeği.
Başkalarıyla değil, anne babalarıyla yaşadıkları olumsuz deneyimler çocukları elsiz ayaksız ve çaresiz bırakıyor. Henüz zihinsel, duygusal ve davranışsal nitelikler açısından gelişme aşamasında olan insan canlısında bu deneyimler derin izler ve kalıcı yıkımlar oluşturabiliyor.
EBEVEYN DAVRANIŞ VE TUTUMLARINDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR
Ebeveynler kendi kültür, anlayış ve birikimlerine bağlı olarak genelde ellerinden gelenin en iyisini yapmaya, çocuklarını hayata en iyi şekilde hazırlamaya çalışıyorlar. Ancak kendi geçmişlerinden getirdikleri sağlıklı ve fonksiyonel olmayan davranışlar nedeniyle hatalar yapabiliyorlar, bazı yerlerde yetersiz kalabiliyorlar.
Ebeveynlerin kendi aralarındaki ilişkilerden ve anne baba tutumlarından kaynaklanan belli başlı hatalar çocukların duygusal olarak örselenmelerine, doğru ve yararlı olmayan çözüm yollarına yönelmelerine, gelecekleri ve hayatlarıyla ilgili hatalı kararlar vermelerine neden olabiliyor. Çocuklar ve ergenler kendilerini kapana kısılmış ve çaresiz hissedebiliyorlar, psikolojik ve davranışsal sorunlar geliştirebiliyorlar.
EBEVEYN KAYNAKLI SORUNLAR
Ebeveynlerden kaynaklanan belli başlı hataları şu şeklide sıralayabiliriz:
İletişim Sorunları:
Çocukların hızlı gelişim ve büyüme süreçlerinde ebeveynleriyle olan iletişimleri değişkenlikler gösterir. Kendilerini ve çevresini keşfetme, yaşam becerileri geliştirme aşamasında olan ergenler bağımsızlık arayışında olabilir ve bu durum tepkisel davranışlarla birlikte yanlış anlaşılmalara veya iletişim eksikliğine yol açabilir.
Disiplin ve Düzen Çatışmaları:
Ebeveynler ve çocuklar arasında kurallar, sınırlar ve beklentiler konusunda anlaşmazlıklar yaşanabilir. Ergenlerin bağımsızlık talepleri ile ebeveynlerin koruma içgüdüleri, disiplin beklentileri arasında denge kurmak zor olabilir.
Akademik Beklentiler ve Kaygılar:
Öğrenme sürecinde karşılaşılan güçlükler, okul başarısı, sınav stresi ve gelecek kaygıları hem çocukları hem de ebeveynleri etkileyebilir. Bu durum, aile içinde gerilimlere, çatışmalara neden olabilir.
Sosyal ve Duygusal Değişiklikler:
Ergenlik dönemindeki hormonal değişiklikler, sosyal çevre ile uyum sorunları duygusal dalgalanmalara ve psikolojik sorunlara yol açabilir.
Teknoloji ve Sosyal Medya:
Günümüzde çocuklar ve ergenler, teknoloji ve sosyal medyayı yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Sosyal medya çocuklar ve ergenler için ne yazık ki sağlıklı ve uygun ortamlar değil. Çocukların ve ergenlerin gelişimini, zihinsel ve ruhsal sağlıklarını olumsuz yönde etkileyen yıkıcı etkilere sahip. Bu durum, ebeveynlerin denetimini zorlaştırabilir ve çeşitli risklere açık hale getirebilir.
Arkadaşlık İlişkileri ve Akran Baskısı:
Arkadaş çevresi ve akran baskısı, akran zorbalıkları çocukların ve ergenlerin davranışlarını büyük ölçüde etkileyebilir. Özellikle sosyal medyanın yıkıcı, bozucu etkileri akran zorbalıklarının daha yoğun ve daha şiddetli bir şekilde ortaya çıkmasına neden oluyor. Ebeveynler bu durum karşısında endişe duyabilir ve nasıl müdahale edeceklerini bilemeyebilir.
EBEVEYNLİK TARZLARI
Ebeveynlik tarzları, ebeveynlerin çocuk yetiştirirken sergiledikleri tutum ve davranışlar bütününü ifade eder. Ebeveynlik tarzları, çocukların duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimlerini önemli ölçüde etkileyebilir. Psikolojide yaygın olarak kabul edilen dört ana ebeveynlik tarzı vardır: Otoriter, Otoritatif (Yetkilendirici), İzin Verici (Liberal) ve İhmal Edici. İşte bu dört ebeveynlik tarzını şu şekilde açıklayabiliriz:
- Otoriter Ebeveynlik:
-
- Bu ebeveynlik tarzı, yüksek düzeyde talepkarlık ve düşük düzeyde duyarlılık içerir.
- Ebeveynler, katı kurallar koyar ve bu kuralların kesinlikle takip edilmesini bekler.
- Çocukların duygusal ihtiyaçları ve görüşleri genellikle göz ardı edilir.
- Cezalandırma, disiplin için yaygın bir yöntemdir.
- Çocuklar genellikle yüksek düzeyde itaatkarlık gösterir, ancak düşük özsaygıya ve sosyal beceri eksikliğine sahip olabilirler.
- Otoritatif (Yetkilendirici) Ebeveynlik:
-
- Hem yüksek düzeyde talepkarlık hem de yüksek düzeyde duyarlılık içerir.
- Ebeveynler, açık iletişim ve karşılıklı saygıya dayalı sınırlar koyar.
- Çocukların bağımsız düşünmelerini ve kendilerini ifade etmelerini teşvik eder.
- Kurallar açık ve mantıklıdır, çocukların gelişimine uygun esneklik gösterir.
- Bu tarzın çocukları genellikle yüksek özsaygıya, iyi sosyal becerilere ve akademik başarıya sahiptir.
- İzin Verici (Liberal) Ebeveynlik:
-
- Bu ebeveynlik tarzı, düşük düzeyde talepkarlık ve yüksek düzeyde duyarlılık içerir.
- Ebeveynler, çocuklarına karşı çok anlayışlı ve destekleyicidir, ancak az sayıda kuralları ve sınırları vardır.
- Çocukların kendi kararlarını almalarına izin verilir, disiplin genellikle gevşektir.
- Çocuklar genellikle dürtü kontrolünde zorluk yaşayabilir ve sınırların olmaması nedeniyle sorumluluk almakta zorlanabilirler.
- İhmal Edici (Vurdumduymaz) Ebeveynlik:
-
- Bu ebeveynlik tarzı, hem düşük düzeyde talepkarlık hem de düşük düzeyde duyarlılık içerir.
- Ebeveynler, çocuklarının ihtiyaçlarına karşı ilgisiz ve duyarsızdır.
- Çocuklar genellikle kendi başlarının çaresine bakmak zorunda kalır.
- Bu ebeveynlik stili, çocuğun duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarının ihmal edilmesiyle sonuçlanabilir.
- Çocuklar genellikle düşük özsaygıya, kötü sosyal becerilere ve davranışsal sorunlara sahip olabilirler.
Her ebeveynlik tarzı, çocukların gelişimine farklı etkilerde bulunur ve hiçbir tarz her aile için mükemmel veya uygun değildir. Ebeveynlerin, çocuklarının ihtiyaçlarına en iyi şekilde nasıl yanıt verebileceklerini anlamaları, sağlıklı bir gelişim için önemlidir.
Ebeveynlik tarzlarından kaynaklanan bu sorunlarla başa çıkmak için ebeveynlerin empati kurabilmesi, açık iletişim kanallarını koruyabilmesi ve çocuklarının bireysel ihtiyaçlarını anlayabilmesi önemlidir. Ailelerin bu tür durumlarla, sorunlarla karşılaştıklarında gerekli psiko-sosyal destekleri almaları, uzmanların desteği ile ilerlemeleri önem arz eder.
EBEVEYNLERE HATIRLATMA
Sonuç olarak ebeveynlere uyarım; çocuklarınızı ihmal etmeyin, ihtiyaçlarını anlamaya, karşılamaya, kalıcı yıkımlar, travmalar oluşturmamaya, bugünün zorlayıcı yaşam şartlarında onları desteksiz bırakmamaya çalışın. Her şartta onları sevip değer verdiğinizi, zor zamanlarında sırtlarını size yaslayabileceklerine inansınlar.
Ebeveynler olarak en önemli insani eylemimizin çocuklarımızı, kendi insani doğalarına uygun şekilde sağlıklı bireyler olarak hayata hazırlamak olduğuna inandığımı söylemiştim. Anne ve baba bir çocuğun kökleridir. Tabi ki çocuklarımız bazı nitelikleri, kazanımları anneden, bazılarını babadan alacaktır. Anne baba sağsa, sağlıklı bireyler olarak yerlerindeyseler. Aslında bizler çocuklarımızı yetiştirmeyiz, onlara anne baba ilişkisi içerisinde yaşam koşulları sağlamaya çalışırız. Onlar kendi öz benliklerinin kaynaklarıyla, kendilerini gerçekleştirme dürtüleriyle gelişirler ve büyürler. İnsan olma yolunda ilerlerler.
Bu bağlamda bizim asli görevimiz kendimizi insanlaştırmak, sağlıklı bireyler, ebeveynler ve modeller olarak hayatın içinde yerimizi almaktır.
Özellikle babalara uyarım; çocuklarınızı ve özellikle kız çocuklarınızı ihmal etmeyin. Onlar bedellerini ağır ödüyorlar ve onlar nesillerimizi yetiştiriyorlar.
Cem Aslıtürk
Psikolog